-
Bülent GÖNEN (Mali Müşavir & Bağımsız Denetçi)
Tarih: 09-04-2019 14:16:00 Güncelleme: 09-04-2019 14:16:00
ÜRETİM, İNSAN VE TÜKETİM
Bir şeyi var etmek, bütünleştirmek, anlam kazandırmak, maddesel anlaşılabilir görünüme büründürmek ve somut verilere dayandırmak için yapılan tüm ÇABA ÜRETİMDİR.
Medeniyet üretmekle başladı. Ürettikçe şekillendi, gelişti. Bugün üretim süreci Dünya çapında tekelleşmeye başladı. Çeşitli üretim kalemleri ; sermayesi güçlü ,alt yapısı kuvvetli, geniş alanlara yayılmış kartellerin eline geçmeye başladı. Daha az maliyetle maksimum kar elde etmek için , robotik teknolojiyi de geliştirmeye başladılar. Dünya nüfusunun büyük çoğunluğu bu yüzyılın başlarında kırsalda yaşarken ülkemizde dahil ,şimdi metropollere sıkışmış durumdadır. Kırsal da yaşam ÜRETİM demekti, KİRLENMEYEN DOĞA , DELİNMEYEN OZON TABAKASI , DEMEKTİ . Sağlıklı ,doğal et ve ekmek demekti. Ancak nüfus kırsaldan metropollere kaydıkça, üretimin şekli, yapıldığı yer ve yapılma şartları değişti. Gün geçtikçe üretim kartellerin eline geçti. Daha fazla rant elde edebilmek için daha az işgücü ile daha sağlıksız G.D.O lu et ve ekmek üretilmeye başlandı. Kırsaldan şehre kayan ve üretimden uzaklaşan bu nüfus nispeten atıl nüfus olmaya ve varoşları oluşturmaya başladılar. Robotik üretim araçları geliştikçe insan gücüne duyulan ihtiyaç giderek azalmaya başladı , paralelinde maliyetlerde düşmeye başladı.
Tüm dünya da yaşanan 1. Dünya Savaşı ve ardından 2. Dünya savaşı bu kırsaldan metropollere göçü tüm Dünyada hızlandırdı.
Dünya savaşlarının ardından hızla sanayileşen ancak sistemli bir büyümeye dönüşemeyen , bir balon gibi şişen Dünya ekonomisi patladı. Özellikle 1960 lı yıllarda başlayan ve şiddetlenen 1970 yılların sonuna kadar sarsıntısı hissedilen ,Amerika ve gelişmiş ülkelerdeki kriz ortamı enflasyonun yanında hızla yayıla stagflasyon ( enflasyonist ortamda iktisadi durgunluk ya da ekonomik kanser) kelimelerini tanımaya başladı. Krizler tam da bu Mikro Üretimden uzaklaşıp metropollere akın eden nüfusun istihdam edilmeyen kısmının sonucudur. Böylece ARZ , TALEP ,FİYAT VE İSTHDAM dengesinin bozulması ülkelerde ciddi sonuçlar doğuracak hamleleri beraberinde getirdi.
Mikro Üretim alanı kırsaldan sanayi şehirlerine göç eden ve istihdam edilen nüfus da rahat değildi. Uzun ve güvensiz çalışma saatleri , karın tokluğuna denecek ücretler , iş kazaları ile sakatlanma ve ölümün rutinleştiği ve çaresiz mağdur insanlar.. Sanayi şehirlerinde ki bu kırsal kökenli insanlar işçi sınıfını oluşturmaya ve sendikal mücadeleye girmeye başladılar. İlk ve Örgütlü sendikal mücadeleler illegal zeminde başladı. Üretim araçlarına makinelerine zarar veren sendikacılar, ilerleyen süreçte bunun hatalı olduğunu görüp ,anlayan sendikacılar legal ortamda örgütlenmeye başladılar . sendikaların çıkış zamanı 1844 yıllar ve İngiltere sanayi şehirleridir. Futbol takımları da bu dönemde kurulmaya başlar ilk M.united F.C. takımıdır ,işçi sınıfı takımıdır ve forma rengi kırmızıdır. Futbolu işçilerden öğrenen burjuvazi kendilerine futbol takımları kurmaya başladılar ve forma renkleri mavi oldu . O dönem kurulan tüm işçi ve emekçi takımları kırmızı burjuva takımları da mavi forma rengini benimsedi. Sendikalaşan işçi sınıfı sistemli bir şekilde zorla da olsa metropollerdeki üretimin bir ayağı oldular. Ancak zamanla insan gücü yerine robotik üretim araçlarının devreye girmesi günümüz dünyasın da atıl bir duruma gelen tüketici ve sayıları giderek artan bir nüfus ortaya çıkardı.
İnsanların yaptığı üretim azaldıkça ,ortaya çıkan tüketici toplum , Dünya nüfusunun büyük bir çoğunluğunu oluşturmaya başladı.
Ancak karteller; üretim araçlarını bu tüketici toplumun taleplerine göre şekillendirecektir. Tamamına yakını tüketici olmuş bir toplum; “ ŞARAP KAZANININ KENARINDA Kİ AYYAŞ GİBİ DERBEDER VE ÇARESİZ KALACAKTIR”.
O yüzden üretim ve üretim araçları ,nüfusla doğru orantılı olacak şekilde örgütlendirilmelidir.
Özellikle kırsalda yaşayan Mikro Üreticilerin (tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçi ve köylüler) yerlerinden ayrılmamaları için , devletlerin teşvik edici pozitif politikalar üretmeleri gerekmektedir. Devletler Destek, Hibe ve Yardımların belli sistematiklere göre süreğen olması sağlamalıdırlar. Artan ve tüketen nüfusun kırsal alana tekrar dönerek üretime dahil edilmesi için gerekli sosyolojik çalışmalar yapılmalı ve takipleri için bakanlık kurulmalıdır. Devletlerin ellerinde bulunan tüm tarım arazileri bedelsiz ancak belli kurallar dahilinde şartlı hibe edilmelidir.
Böylece metropollerde biriken tüketim toplumunu coğrafya ya dağıtılarak çeşitli mikro üretim toplumları oluşturarak “tüketici toplum yapısından , üretici toplum yapısına “ dönülmesi devletler eliyle sağlanmalıdır.
GELECEK NESİLLERİN TEK UMUDU BUDUR
MALİ MÜŞAVİR & BAĞIMSIZ DENETÇİ
BÜLENT GÖNEN
- BUGÜNKİ RESMİ GAZETE ÖZETİ (21.04.2022)
- BAZI ÜRÜNLERDE KDV İNDİRİMİ YAPILACAK
- TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE KDV ORANI %1’E İNDİRİLDİ
- ASKERLİK NEDENİYLE İŞTEN AYRILMA DURUMUNDA İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR..?
- Sayın Vergi Mükelleflerinin Dikkatine!
- CORONA ÇIKMAZININ BİLİNMEYENLERİ
- TARIM POLİTİKASI
- Körüklenen Irkçılık , din fanatizmi ve diktatörler .....
- UMUDA TARİF NE GEREK………